23 Nisan 2025’te İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, milyonlarca vatandaşa Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğini bir kez daha hatırlattı. Bu tür afetlerde saniyelerin bile hayati önem taşıdığı gerçeğinden yola çıkarak geliştirilen ZATU uygulaması, birey odaklı yapısıyla afet anlarında güvenli iletişim ve koordinasyonun en hızlı sağlandığı sistemlerden biri olarak dikkat çekiyor.
ZATU Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Karan Akkaya, uygulamanın çıkış hikayesini şöyle anlatıyor: “ZATU’nun hikayesi de İstanbul’da başladı… Beşiktaş’ta bir arkadaşımın ofisindeydim. Etrafa baktım ve içimden ‘Şu an bir deprem olsa ve bina yıkılsa, kim beni nerede bulacak?’ diye geçirdim. O an fark ettim ki; kimse adım adım nerede olduğunu yakınlarına bildirmiyor. Beni hayatta tutacak olan, yakınlarımın ve ekiplerin nerede olduğumu bilmesi. Böylece ZATU’nun benzersiz haberleşme ve koordinasyon sistemini kurdum.”
ZATU’yu diğer afet uygulamalarından ayıran en belirgin özelliklerden biri, sistemin olağanüstü hızı. Akkaya, bu özelliği “Dünya üzerinde saniyenin altında binlerce kişiye ulaşabilen başka bir sistem yok. Uygulamamızı Android ve İOS üzerinden telefonumuza indirdikten sonra kayıt oluyoruz ve yakınlarımızı eklemeye başlıyoruz.” sözleriyle vurguluyor.
Ayrıca ZATU, telekomünikasyon altyapısına tamamen bağımlı değil. Bu sayede operatörlerde yaşanan çökmelere rağmen iletişimi sürdürebiliyor. İnternet bağlantısına ulaşılamasa dahi, gönderilen acil çağrılar kayıt altına alınıyor ve ilk bağlantı sağlandığında otomatik olarak gönderiliyor.
Otomatik Sinyal Sistemi: Kullanıcı Çağrı Gönderemezse ZATU Devreye Giriyor
Afet anında şok, travma ya da panik nedeniyle kişi acil çağrı gönderemese bile, ZATU kullanıcının adına harekete geçiyor. Yapay zekâ destekli sistem, bulunduğu bölgede afet yaşandığını tespit ettiğinde ve kullanıcı hareketsiz kaldığında otomatik olarak acil sinyal gönderiyor. Bu sayede yardıma ihtiyaç duyan bireyler görünür hale geliyor.
Tek Tuşla Yüzlerce Kişiye Ulaşım
ZATU kullanıcıları, uygulama içinde tanımladıkları kişiler aracılığıyla tek bir tuşla yüzlerce kişiye aynı anda sinyal gönderebiliyor. Kişi sayısı sınırlanmıyor. Kullanıcılar kendi iletişim rehberlerini oluşturarak, sevdiklerine “iyiyim” ya da “yardıma ihtiyacım var” gibi ön tanımlı mesajlar ulaştırabiliyor. Bu sistem, kriz anlarında bilgi kirliliğini önlemek ve arama-kurtarma çalışmalarına yön vermek adına büyük önem taşıyor.
Gönüllü Haritasından Afet Tatbikat Moduna
ZATU yalnızca afet anında değil, öncesinde de bireyleri bilinçlendirmeye yönelik modüller içeriyor. Afet çantası hatırlatıcısı, tatbikat modu ve gönüllü haritası gibi özellikler sayesinde kullanıcılar kriz anına hazırlıklı hale getiriliyor. ZATU, akademik danışmanlıkla sürekli güncellenen içerikleriyle aynı zamanda bir bilinçlendirme platformu olarak da görev yapıyor.
Yaşlılar, Çocuklar ve Özel Gereksinimli Bireyler Unutulmadı
ZATU, akıllı telefon kullanamayan bireyler için özel bir aksesuar da geliştiriyor. Yaşlılar, çocuklar veya engelli bireylerin kullanabileceği bu tuşlu aksesuar, mobil uygulama ile entegre çalışıyor ve tek hareketle yardım çağrısı yapılmasına imkân tanıyor. Ürünün Ar-Ge süreci tamamlandı, üretim aşamasına geçiliyor.
Kurumsal İşbirlikleriyle Büyüyen Bir Dayanışma Ağı
ZATU’nun gelişim sürecinde kamu kurumları, STK’lar ve üniversitelerin ilgili bölümleriyle yakın iş birliği içinde çalışıldı. Uygulamanın sahada karşılık bulması ve en etkin biçimde kullanılabilmesi adına, ilgili tüm taraflarla ortak projeler yürütülmeye devam ediliyor.
ZATU, Türkiye’nin afet gerçeğiyle yüzleştiği bugünlerde, bireyleri yalnız bırakmayan teknolojik bir çözüm olarak öne çıkıyor. Her saniyenin önemli olduğu bu anlarda, güvenli ve hızlı iletişimin artık bir lüks değil, temel bir ihtiyaç olduğu gerçeğini hatırlatıyor.